Kiddy PrintKiddy Print
Kiddy PrintKiddy PrintKiddy PrintKiddy PrintKiddy Print

Çocuklarda Depresyon Neden Artıyor?

Son yıllarda çocuklar arasında depresyon vakalarınınarttığını gözlemliyoruz. Ancak buna rağmen çocuklarda depresyon hakkında bilgive farkındalık yeterince artmış değil. Hâlâ birçok insan, çocukların depresyonagiremeyeceğini, onların üzülmek için bir nedeni olmadığını düşünebiliyor. Buyanlış algılar, depresyonun erken teşhis edilmesini zorlaştırıyor ve çocuğunihtiyacı olan yardımı almasını geciktirebiliyor.

Depresyon Hakkında Bildiklerimiz

  • Çocuklarda depresyon gerçek bir sorundur.     Ciddiye alınması gereken bir sağlık problemidir ve tedavi edilmezse daha     uzun ve daha şiddetli depresyon nöbetlerine yol açabilir.
  • Depresyonun     biyolojik, psikolojik ve sosyal     nedenleri olabilir. Tedavide bu üç boyutu da ele alan bir     yaklaşım en etkili sonucu verir.
  • Çocuk ve     ergenlerde depresyon için etkili tedavi     seçenekleri mevcuttur ve bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
  • Erken teşhis ve tedavi, çocuğun     yaşamında büyük fark yaratabilir; hatta hayat kurtarıcı olabilir.
  • Zihinsel     sağlık konusunda toplumda var olan damgalama, sosyal hareketler ve tartışmalar sayesinde zamanla     azalmaktadır.

Depresyon Riski Taşıyan Çocuklar Kimlerdir?

Depresyon her yaştan kişiyi etkileyebilir. Ancak, özellikleailede depresyon ya da bipolar bozukluk gibi ruhsal hastalık geçmişi olançocuklar, genetik olarak daha fazla risk altında olabilir. Bu, depresyonunkesin olarak ortaya çıkacağı anlamına gelmez ama olasılığı artırır. Ayrıca, kronik veya ciddi bir hastalığı olan çocuklarda depresyon riski taşıyabilir.

Kiddy Print
Her çocuk, doğru destekle parlayabilir.
Her çocuk, keşfedilmeyi bekleyen bir hazine taşır.
Öğrenme, sevgi ve destekle güçlenir.
Her çocuk özeldir. Disleksi bir engel değil, farklı bir öğrenme yoludur
Sağlıklı seçimler, mutlu bir gelecek yaratır.
Sabır ve sevgiyle her zorluk aşılır.
Çocuk istismarı bir insanlık suçudur!
Her adım, büyümenin bir parçasıdır.
Anlamak, iyileşmenin ilk adımıdır.
Doğru zamanda atılan bir adım, hayatları değiştirir.
Her yolculuk doğru bir başlangıçla başlar.
Çocukların tuvalet eğitimini tabusuz bir şekilde öğrenmesi için rahat bir ortam yaratın. Her çocuğun hızı farklıdır.
Ebeveynlikte otoriter, demokratik veya izin verici yaklaşımlar arasındaki farkları anlamak, doğru dengeyi kurmaya yardımcı olur.
Çocuklar kendileriyle ilgili olumsuz bir "iç ses" geliştirebilirler ve bu ses, onların özgüvenini baltalayabilir.
Sadece “Yap bunu!” demekten öte, onlara “Bunu neden yapman gerektiğini birlikte keşfedelim” demeli.
Bu bıkmışlık hissi sizi kötü bir ebeveyn yapmaz, sadece insan olduğunuzu hatırlatır. Yani, nefes almanız gerekiyorsa, bir suç işlemiş gibi hissetmeyin.
Ekran süresini sınırlandırmak ve kaliteli içerik seçmek, çocukların sağlıklı gelişimi için gereklidir. Örnek olmak önemlidir.
Çocuklara interneti doğru kullanmayı öğretmek, onları bilinçli ve sorumlu bireyler yapar. Yasak yerine rehberlik önemlidir.
Sevgiyle belirlenen sınırlar, çocukların özgüvenini artırır ve sağlıklı bireyler olmalarını destekler.
Ebeveyn öfkesi, bilinçli farkındalık ve duraklama stratejileri ile kontrol altına alınabilir. Kendinizi affedin ve ilerleyin.
Çocukların yalan söylemesinin ardında genellikle bir öğrenme süreci ve gelişimsel nedenler yatar.
Güç, kontrol ya da çatışma temalarının oyunlarda öne çıktığını fark ettiğinizde, yargılamaktan kaçınıp, bu süreçlere açıklıkla yaklaşmak oldukça önemlidir.
Çocuklar bir noktada büyüyüp cezaları umursamayacak hale gelirler!
Unuymayın bütün duygular normaldir, önemli olan bu duygularla nasıl başa çıktığınızdır.
Anne, çok çirkinim," gibi cümleler, ebeveynlerin sıklıkla karşılaştığı durumlardan biridir.
Çocukların yaşadıkları sosyal zorlukları ve duygusal iniş çıkışları paylaşmaya ihtiyaçları vardır. Ebeveyn olarak ilk görevimiz, onları yargılamadan dinleyebileceğimiz bir alan sunmak.
Açık uçlu oyuncakların belirli bir bitiş noktası yoktur. Bu yüzden çocuklar bu oyuncaklarla yaratıcılıklarını ve problem çözme becerilerini geliştirebilirler.
Eğer bir çocuk öfke nöbeti geçirirse, genellikle birisi görev taleplerini değiştirir, işi kolaylaştırır veya minimum uyum sağlamalarına razı olur. Bu da çocuğun bu davranışı tekrarlamasına yol açar.
Patlama sırasında çocuklar kontrolü kaybedebilirler, bu yüzden o an yapılacak fazla bir şey yoktur. Patlama geçtiğinde, kısa ve net cümlelerle durumu yönetin.
Son verilere göre, otizm spektrum bozukluğunun (OSB) ortalama tanı yaşı 5 veya 6 civarındadır, ancak 12 aylık kadar küçük çocuklarda bile tanı konulabilir.
alnız olmadığınızı unutmayın. Birçok genç, benzer kaygı bozukluklarıyla mücadele ediyor. Nasıl hissettiğinizi birine anlatmak cesaret gerektirebilir, ancak bu engeli aştığınızda sizi dinlemek ve destek olmak isteyen insanlar olacaktır.
Instagram, Facebook ve benzeri platformlarda en çok zaman geçiren gençlerin, en az zaman geçirenlere göre %13 ila %66 daha yüksek oranda depresyon yaşıyor.
Doğru stratejilerle sınıf ortamını daha verimli hale getirebilir ve çocuğunuzun potansiyelini en üst düzeye çıkarmasına yardımcı olabilirsiniz
DEHB'li çocuklar genellikle yaratıcı, mükemmel problem çözücüler ve sıradışı düşünen bireylerdir.
"Öfke nöbetleri ve krizler, tıpkı ateş gibi, birçok farklı problemden kaynaklanabilir ve onları durdurmak için neyin tetiklediğini anlamamız gerekir."
Çocuklar düzenli olarak duygusal patlamalar yaşıyorsa, ilk adım, çocuğunuzun davranışını tetikleyen şeyleri anlamaktır.
Dağınık yazı tembellik işareti olarak görebileceğini unutmayın. Ancak genellikle durum böyle değildir.
"Onun tek annesi/babası sizsiniz". O değil, "biz" değişirsek; çocuklarımızın da gelişip büyüyebileceği sağlıklı bir alan yaratabiliriz.
"Psikiyatrik bir durum yok ya, biz psikoloğa gittik." Bu, duyduğumuz en yaygın yanlışlardan biri. Görmezden gelmek sadece sorunu büyütür.
"Zorlandığını gördüğünüzde" önyargılarınızı ve korkularınızı bir yana bırakın. Psikolojik destek almasını sağlayın.
Davranım bozukluğu, çocukların kasıtlı zarar verme ve kuralları çiğneme gibi davranışlarla kendini gösterir ve duygusuz-empati yoksunu özellikler içerebilir.
Çocuklarda OKB, tekrar eden düşünceler (obsesyonlar) ve zorlayıcı davranışlarla (kompulsiyonlar) kendini gösterir, terapi ve bazen ilaç tedavisi ile yönetilebilir.
Karşıt olma-karşı gelme bozukluğu (KOKGB), çocukların otoriteye karşı sürekli olarak tartışma ve inatçılık sergilemesiyle kendini gösterir; tedavi için davranış terapisi önerilir.
Çocuk istismarı ve şiddet, çocukların fiziksel ve duygusal gelişimini olumsuz etkiler, ancak doğru destekle çocukların toparlanması mümkündür.
DEHB, çocukluk döneminde başlayan ve dikkat, hiperaktivite, dürtüsellik gibi zorluklarla kendini gösteren bir bozukluktur, ancak doğru tedavi ile yönetilebilir
Disleksi, okuma ve yazmada zorluklara yol açan kalıcı bir durumdur, ancak doğru yöntemlerle bireylerin gelişimi desteklenebilir.
İfade edici dil bozukluğu, çocukların düşüncelerini anlatmada zorluk yaşadığı bir durumdur ve erken müdahale ile çözülebilir.
Çocuklarda depresyon ciddi bir sağlık sorunudur, erken teşhis ve tedavi ile hayat kalitesi artırılabilir, ancak toplumda bu konuda farkındalık yeterli değildir.
Normal kaygı, günlük yaşamın bir parçasıyken, kaygı bozukluğu daha yoğun ve sürekli bir problem olarak günlük hayatı etkiler.
"Otizm (ASD), sosyal iletişim ve davranışlarda zorluklara yol açan nörolojik bir bozukluktur. Erken teşhis ve doğru tedaviyle bireylerin bağımsız yaşam sürmeleri desteklenebilir."
"Çocuklarda uyku düzeni ve sağlıklı alışkanlıklar, gelişim için kritik önemdedir. Yaşa göre uyku süreleri ve sağlıklı uyku rutinleri ile çocukların uykusunu optimize edin."
"Zihinsel yetersizlik, bireyin bilişsel ve günlük yaşam becerilerinde zorluklar yaşadığı bir durumdur. Erken teşhis ve doğru destek, bireyin bağımsız bir yaşam sürmesine yardımcı olabilir."
"Çocuklarda anksiyete belirtilerini nasıl fark edebileceğinizi ve evde, okulda nasıl yardımcı olabileceğinizi keşfedin. Stratejiler ve ipuçları ile çocuğunuzu destekleyin."

Dr. Ayşegül Tonyalı

Çocuk ve ergen psİkiatrİstİ

Çocuk ve Ergenlerde Depresyon Belirtileri

Çocuklarda ve ergenlerde depresyon belirtileriyetişkinlerinkinden farklı olabilir. Örneğin, çocuklar genellikle depresyonsırasında sinirlilik ve öfke gibi belirtiler gösterirler. Dahaküçük yaştaki çocuklar ise fiziksel rahatsızlıklar, huzursuzluk ya daebeveynlerinden ayrılma sırasında aşırı kaygı gibi belirtiler gösterebilir.Duygularını ifade etmekte zorlanabilecekleri için depresyonu farklı şekillerdeortaya çıkarabilirler.

Diğer yaygın depresyon belirtileri şunlardır:

  • Önceden zevk alınan etkinliklere ilgi kaybı
  • Sosyal  aktivitelerden çekilme
  • Konsantrasyon sorunları
  • Evden  kaçmayı düşünme ya da girişimde bulunma
  • Ölüm ya da ölme hakkında konuşma
  • Uyku düzeninde değişiklik (aşırı uyuma ya da uyuyamama)
  • İştah ve kilo değişiklikleri
  • Huzursuzluk veya ani saldırganlık
  • Umutsuzluk  ya da kendini değersiz hissetme

Tedavi Seçenekleri

Depresyonun tedavi edilmesi, çocuğun hem şu anki hayatını hemde geleceğini olumlu yönde etkiler. Tedavi genellikle çocuğun ihtiyaçlarınagöre bireyselleştirilir ve şu yöntemler kullanılabilir:

  • Bilişsel Davranışçı Terapi (CBT):     Hafif ve orta dereceli depresyonlarda genellikle ilk tercih edilen   yöntemdir. Bu terapi, çocuğun olumsuz düşüncelerini ve davranışlarını   yeniden yapılandırmasına yardımcı olur.
  • İlaç Tedavisi: Orta ve şiddetli     depresyon durumlarında, CBT'ye ek olarak antidepresanlar  kullanılabilir. Özellikle SSRI grubundaki ilaçlar çocuklar için sıkça     tercih edilir. Ancak, bu ilaçların çocuklarda kullanımı konusunda dikkatli     olunmalı ve tedavi süreci yakından izlenmelidir.

Zihinsel Sağlık Damgalamasıyla Mücadele

Zihinsel hastalıklara karşı toplumda var olan damgalama,tedaviye erişimin önündeki büyük bir engeldir. Ancak son yıllarda budamgalamayı kırmak için daha fazla sosyal hareket, kaynak ve tartışma ortamıoluşmaya başladı. Bu da insanların zihinsel sağlık sorunlarını daha açıkkonuşabilmelerine ve yardım almalarına katkı sağlıyor.

Sonuç

Çocuklarda depresyon, zamanında fark edildiğinde ve uygunşekilde tedavi edildiğinde ciddi bir sağlık sorunundan çıkarak kontrol altınaalınabilir. Eğer çocuğunuzda depresyon belirtileri fark ederseniz, mutlaka biruzmana danışın ve gerekli desteği almak için adım atın.